Seçimler bizim seçimlerimizdir...
Seçim
yapıldı. Oylarımızı verdik. Ben bu sefer kime oy vereceğimi söyledim. HDP’ye oy
verdim. Buna tepki gösteren olduğu kadar doğru bulan da oldu. Şunu belirteyim
ki, oyum emanet bir oy.
-
#senibaşkanyaptırmayacağız demiştik. Bunun yolu
HDP’nin barajı aşmasından geçiyordu.
- Hayatımda oy kullandığım 12 genel ve
8 yerel seçimde oyumu CHP dışında bir partiye vermiş olmam, aslında yeni bir
Türkiye’ye özlemin sonucudur.
-
Gezi hiç bir işe yaramadı diyenlere en iyi
cevabın bu seçim olduğunu düşünüyorum.
-
Gezi ruhu eski söylemlerin aşıldığı, kin, nefret,
ırkçılık gibi kavramların üstünün ezildiği bir süreç. Daha yolun başı.
-
Gün gelecek neden bu kadar şehit verildiğini de,
bu ülkenin insanlarının neden öldürüldüğünü de öğreneceğiz.
-
Baskının, hırsızlığın, hukuksuzluğun önüne geçmek
için AKP’nin milletvekili sayısı azalmalıydı, bunun da yolu başta söylediğim
gibi HDP’nin barajı aşmasıyla olabilirdi.
-
Bu seçim sonuçları eğer değişmezse (şu an saat
22:00) ortaya çıkan tabloda Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katkısı olduğunu düşünüyorum.
HDP hakkında kötü konuşmamasına bakarak bunu söyleyebiliyorum.
-
Kılıçdaroğlu ile bu seçimde CHP’nin yeni bir
söyleme doğru evrildiğini sanıyorum. İçlerindeki ırkçıları ve hizipçileri
temizleyip gençleşirlerse, daha fazla ekonomi ve özgürlükten söz ederlerse,
yeni çözümler önerecek söylemleri geliştirerek sürdürürlerse önümüzdeki dönemde oyunu
artıracağına yürekten inanıyorum.
-
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı iyiliğin uzun vadeli
olduğunu ve sonuçlarını yaşayarak göreceğimizi tahmin ediyorum.
-
İlk amacımız Erdoğan’ın başkanlık hayaline dur
demekti, bunu yaptık.
-
Yarın sabah başka bir Türkiye olacağına inanmak
istiyorum.
Bu
sondu, bir daha politika yazmayacağım, işim değil. Bu blogun amacı da bu değil.
Ama geçen yazıda anlatmaya çalıştığım gibi, çok gerildik. Bu akşam ileriye
yönelik umutlarım yeşerdiği için kendimi iyi hissediyorum. Başta dediğim gibi,
oyum emanettir ve emanetimin peşinde olacağım.
Oniki yıl önce bulutlar gelmeye başlamıştı. Yoğunlaşarak göğümüzü kapattılar |
İki yıl önce bugünlerde bir ışık belirdi... |
Bugün bulutların dağılmaya başladığı gün oldu... |
Son
not: İster eski kafalı deyin, ister muhafazakar dinazor deyin ben Atatürk’ü iyi
okumuş, anlamış biri olarak çok severim. Ailem böyle yetiştirdi. İlkokuldan lise bitene kadar hocalarımın
hepsi Atatürk sevgisini aşıladı. Kimsenin benim Atatürk sevgimi sorgulamasına
izin vermem. Kimsenin de buna hakkı yok. Kimsenin tekelinde olan bir lider değil çünkü. Hele Atatürk hakkında iki kitap bile -hadi bari Nutuk'u- okumamışları hiç muhatap almam. Atatürk’ü fanatik bir takım taraftarı gibi
benimsemişlerle tartışmam çünkü o tavırları bizatihi Atatürk’ün kendisine
ve fikirlerine ters. Bu yüzden ciddiye almıyor, hepsine esenlikler diliyorum.
Bu kapının ardında bizim istediğimiz Yeni Türkiye var. |
Dediğim
gibi derdim politika değil. Hakkımda yapılan yalan yanlış yorumlara kısa bir
cevap vermek zorundaydım, yaptığım budur. Herkes istediği fikri savunsun, ben
kimsenin derdinde değilim.
Bu
yazıma yorum göndermeyiniz, çünkü ben bile okumadan otomatik olarak spam
bölümüne gidip silinecek. Bu yolu seçmemin nedeni polemik istememem, anlayış
göstermenizi rica ederim.
Hepimiz
için mutlu, barış içinde, huzurlu ve hukuka saygılı bir Türkiye dilerim.
Sevgilerimle…
Yorumlar
Yorum Gönder