Cumhuriyet Bayramında Datça'daydım
Datça’ya her yıl daha fazla gider oldum. Her gidişimde daha sever, benimser oldum. Sakinliği, bakirliği bana eski Bodrum’u hatırlatıyor. Merkezini hiç sevmiyordum, oraya da alışır gibi oldum ama gönlüm tabii asıl Mesudiye’de. Bu yıl on kere gitmişim. Bunlardan üçü yaz aylarında diğerleri kış ve baharlarda. Orayı da Bodrum gibi yaz dışındaki zamanlarda seviyorum. Bu sefer yağmur vardı o yüzden sahil bomboştu. Bu ay başında yine gitmiş ve Ovabük’te kalmış, sakinliğine bayılmıştım. Bir avuç insanla, bedeni kadife gibi saran suya girmenin tadı doyumsuz. Buralara yazın gidenler, şimdi sakin haline bakıp “hüzünlü” diye düşünebilirler ama işin aslı öyle değil. Yazın karmaşasından sonra koyların o sakin hali, yazın kalabalığına, gürültüsüne değişilmez. Aynı şey Bodrum için de geçerli. Bütün Ege için geçerli. Yaz ile kış farkı inanılmazdır. 29 Ekim tatilini fırsat bilip bir gece kalmalı kısa bir Datça turu yapalım dedik. Yirmibeş yıllık arkadaşım Hakan Girgin’in de Datça’da bir görüşmesi v...