Fethiye’ye ilk kez 2005 yılında gitmişim. O yıla kadar Bodrum’dan daha güneye pek geçmezdim. Bir iki kez Bozburun’a gitmiş, hafızam yanıltmıyorsa bir kez de Dalyan’a, oradan da o yıllarda henüz bozulmamış Çıralı, Kekova rotasını yapıp İstanbul’a dönmüştüm. Fethiye’ye ilk kez gittiğim 2005 yazında da İstanbul’da yaşıyordum, çok duyduğum ama hiç gitmediğim Ölüdeniz’I görmek istemiştik. İnternetten Jade Residence adında bir tesis bulmuştuk, bir kaç gün orada konaklamıştık. Otel çok iyiydi ama dibinde bir gece kulübü vardı ve sabahın ilk ışıklarına kadar uyumak mümkün olamamıştı. Aslında bu seyahatimde de Fethiye’nin içinden geçmiştim o kadar. Yani merkezi görmemiştim. Bilen bilir, Fethiye’nin dışından sahili görmeden direkt Ölüdeniz tarafına devam ederseniz Fethiye hakkında iyi bir izlenim edinmezsiniz. O ilk seyahatimizde kaldığımız otelin görevlisi Can diye bir genç ile tanışmıştık. Adı gibi can bir arkadaştı. Hiç unutmam, benim o yıllarda sık nükseden bel problemim, ...