Bodrum'a yerleşmek üzerine bir pazar sohbeti.

Özellikle İstanbul’da havalar bozup, şehri kar teslim alınca, trafikte üç-dört saat bekleyenler akşam evlerine varabildiklerinde, “nedir bu çile, ne için burada yaşıyoruz?” deyip güneyde bir yere, özellikle de Bodrum’a yerleşmenin laflarını etmeye başlıyorlar. Başka deyişle, zaten akıllarının bir köşesindeki bu fikir, kent hayatının ızdırabının zirve yaptığı bu gibi günlerde yeniden gündeme geliyor. Nereden biliyorsun derseniz, eskiden tahmin ederdim şimdi elimde bazı veriler var. Misal; bu blogdaki “Bodrum’da nereye yerleşilir?” yazısı Şubat ayında şimdiye kadar 2261 kere okunmuş. Kar olan hafta çok tıklanmış. Her ay en çok okunan yazıdır ama bu ay arayı açmış. Yaza doğru da “Bodrum’a tatil için geliyorsunuz...” başlıklı yazım daha çok okunuyor mesela. Yani döneme göre bazı yazıların tıklanma sayısı artıyor. Bodrum özellikle son iki yıldır gözle görülür şekilde göç alıyor. Kışın Zazu’da otururken “a-aa araba geçti” dediğimiz mevsimde şimdi vızır vızır araba geçiyor. Akşam yürüyüş...