Glaros'un sezon bakımı.

Mayıs ayının altısında Perşembe günü, sezon bakımının yapılması için Glaros’u bağlı olduğu Gümbet limanından çıkarıp Bodrum Milta Marina’ya götürdüm. Bu yazıda tekne bakımına dair bakım masraflarını, bütçeleri yazıp, konuya ilgi duyanlara bilgi vermek istiyorum. Çünkü genellikle Twitter hesabıma bu konuyla ilgili hayli soru gedi, toplu bir cevap olmasını da istedim.

Bir tekneniz varsa elinizin, gözünüzün sürekli üstünde olması gerekiyor. İhmale gelmiyor. Fiber tekneler iki yılda bir karaya çekilir denir ama bir görüşe göre de her yıl çekmek daha doğru. Tabii konu gelip bütçede düğümleniyor. Karaya çekmek dediğimiz ciddi bir maliyet. Ve hani insanın doktora gitmesiyle doktorun hastalık bulması arasındaki ilişki gibi, tekneyi karaya çekerseniz illa yapılacak ekstradan işler çıkar. 

Tekne sahipleri, bakım konusundaki davranışlarına göre türlere ayrılır.

- Zamanı ve bilgisi olanlar.

- Zamanı olup bilgisi olmayanlar.

- Zamanı olmayıp bilgisi olanlar.

- Zamanı ve bilgisi olmayanlar.

Ben sonuncu gruptayım. Ne sezon bakımı için ayıracak zamanım var, ne de bunu yapacak bilgim. Aslında merakım da var diyemem ama deniz size ister istemez bazı şeyleri öğretiyor. Misal ben dört yıl öncesine göre tekne ve bakım konusunda çok daha bilgiliyim ama yine de çok yetersizim. Ha bir de elinden iş gelme meselesi var. Daha da önemlisi tamir, bakım konularına teknik yorum getirebilecek, mantık silsilesi oluşturabilecek deneyim konusu var. Gümbet limanına giderken görüyorum, iki-üç ay boyunca teknesiyle uğraşan, zımpara yapan, epoksi çeken, boya yapan, metal parlatan, motoru söküp takan denizciler var. Ben bunlardan değilim. Üstelik tembelim de. 

Hal böyle olunca, her sezon bakımında olduğu gibi yine sevgili Burak Algon’un kapısını çaldım. Burak bu konularda müthiş bilgili, benim 180 derece zıttım yelkenci bir dostumuz. Boyes Yelken adında firması var. Burak ile her bakım öncesi konuşuruz, yapılacak işleri listeleriz, zamanlama yaparız, sonra Burak araya bahaneler sokup benim işimi öteler ama sonunda yapar. İşini de iyi yapar ve şaka bir yana, ne zaman arasam sorunu çözmek için çözüm üretir. Bu sene de yarış var dedi Marmaris’e gitti, tam başlayacağız 17 günlük kapanma geldi. Aslında yiyecek-içecek sektörü hariç neredeyse her iş kolu çalışmayı sürdürdü. Belli dükkanlar kapalıydı, malzeme tedarikinde aksama olduysa da önemli bir gecikme yaşamadık.

Lafı uzatmadan bakım için yaptığım harcamaları kalem kalem yazayım, bütçe belli olsun.

Öncelikle tekneyi karaya çekmek gerektiğinden bu iş için bir yerle anlaşmanız şart. Ben evime yakın olması nedeniyle sokağa çıkma günlerinde yürüyerek gidebileceğimden, Burak’a Bodrum Milta Marina’ya çekelim dedim. Beş gün karaya çekme/atma ve kara parkı için marinaya 500 EU (o günkü kurdan 4915 TL) ödedim.




Motor bakımını her yıl olduğu gibi Göktuna Marin’e emanet ettim. Motor, pervane ve dümen palası bakımı yapıldı. Yağ, keçe, kayış değişti. Bu arada yağ müşürünü tutan parça kırılmış, yerinden çıkmış, bunu fark etmemişler. Bakım sonrası seyir yaparken alarm ötünce araştırıp buldum. Bütün bu işler için 6.350 TL ödedim.





Boyes Yelken/Burak Algon diğer tüm işleri üstlendi, kendi yaptıklarının yanı sıra bazı işleri gerekli ustalara delege etti. Bütün bu işlerin bütçesini de buraya çizelge olarak alıyorum.

Sonuçta tüm bakım işçiliği, tüketilen malzemeler ve tekneye alınanlar için 23.265 TL + 900 EU ödedim. Kaba hesap 32.000 TL eder.



Bir soru gelmişti, yelkenli bir teknenin yıllık masrafı ne kadar tutuyor diye? Tabii bu konuda rakam bir çok veriye göre değişecektir. Teknenin boyu, ne kadar sık kullanıldığı, bir yılda kaç milin yelken, kaç milin motor ile gidildiği vb. Ben ancak Glaros’tan örnek verebilirim. Glaros 37 ft (11,35 m) bir tekne. Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Gümbet limanında yıllık bağlama ücreti 27.000 TL. Sigorta bedeli 5.570 TL. Ikisinin toplamı 32.570 TL. Daha tekne yerinden oynamadan yıllık masraf minimum bu kadar. Ki bu belediye limanı fiyatı. Marinalarda tabii ki hizmet çok farklı, çok daha nitelikli ve çeşitli hizmet alıyorsunuz vb. Kaba hesap 37 ft bir teknenin yıllık bağlama bedeli 65-70 bin TL civarı olmalı. 

Yılda kaç depo yakarsınız bilmem ama Glaros’un bir deposu kaba hesap 800 TL’ye doluyor. Ben yılda ortalama üç depo yakıyorum. Mesela geçen Eylül ayında 24 gün denizdeydik, bunun neredeyse 15 günü hiç rüzgar yakalayamamıştık. Haliyle motor seyri yaptık. Geçen yıl üç depoyu tam kullandım. Dördüncü depoyu doldurdum ama azını kullanıp kışa girdik.





Evet anlaşılacağı gibi tekne masraflı bir hobi. Kimi evli tekne sahipleri teknelerine metres der, nedeni bu. En iyi tekne arkadaşın teknesidir lafı da buradan çıkmış. Keyfini sür, sonrasını bırak sahibi düşünsün. Tekneye ne kadar zaman ayıracağınıza bağlı olarak almaktansa kiralamak mantıklı olabilir. Yılda on beş gün gezmek için üç yüz elli gün marinada yatacak tekneye sabit giderleri için 70 bin + bakım için ortalama 35 bin TL masraf yapmanın anlamı yok elbette.



Buraya kadar hep cepten çıkanları yazdım, konumuz buydu çünkü. Bir sonraki yazıda cepten çıkanların karşılığında bu sezonun ilk seyrini, mutluluk, özgürlük duygusu veren Çökertme seyrini anlatayım. Eğer denizi seviyorsanız, bu paraları öderken sinir kat sayınız hayli artıyor ama halatı çözüp limandan çıkana kadar sürüyor.

Mavi günler dilerim.


Bu linke tıklarsanız, Glaros'u karaya çekip, inidirirken ve Çökertme seyriyle ilgili videoyu izleyebilirsiniz.;

Yorumlar

  1. Serdar bey merhaba, ben sizi uzun süredir blog yazılarınızdan sessizce izliyorum. Hayata bakışınız ve yaşam felsefenizi çok beğeniyorum. Glaros'un bakımı yazınızda bahsettiğiniz Burak Algon, acaba yıllar önce İstanbul'da Türkiye Denizcilik İşletmelerinde çalışırken iş arkadaşımız olan Atila Algon'un oğlu mu? Atila bey çok yetenekli bir büyüğümüzdü..Babası da bizim kurumda çalışmış. Erken kurumumuzdan ayrıldı ve tekne imalatı işine girdiğini duymuştuk. Dosyalarda kalan çok değerli raporlarından yıllarca faydalandık. Kendisinin -belki okumuşsunuzdur- Van Gölünün Gemileri adlı bir kitabı var. Bir isim beni neredeyse 40 yıl önceye götürdü..Yazılarınızı keyifle okumaya devam ve teşekkürler emekleriniz için...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba. Teşekkür ederim. Evet Burak, Atila Algon'un oğlu.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bodrum'da ne iş yaparım?

Bodrum'da nereye yerleşilir?

Bodrum'a tatil için geliyorsunuz. Peki nereye geliyorsunuz?